4 Kasım 2010 Perşembe

seni düşünmenin türkçesi;

çocukların parçaladığı sokaktan geçmek, sırıtarak
tuzu limona, limonu tuza karıştırmak bile isteye
bir şeyi yapmayı dilemek, hiç düşünmemişken 
kışın başında bahar geldi sanmak aptal gibi 
eski bir dostu affetmek, içinden geldi diye 
adımsız yürümek ezber yollarda 
bildiğin her şarkıyı yeniden keşfetmek 
barışa inanmak, olacakmış gibi
bir kedi gibi üşümek tene yaklaştıkça 
okurken bir sayfasını, diğerini merak etmek kitabın
eriği, ağacın dalına oturup yemeği özlemek
sinemada seyredilen ilk filmden büyülenmek
her şeyin ilkinde olan tedirginlikten pay almak
her şeyi bildiğini sanmak, öyle güven duymak ahmakça
süresiz, sonsuz, biteviye haz almak hayattan
yeni bir sezen şarkısını ilk defa dinleyecek olmak 
sevginin şiddetinden ağlanabildiğini bilmek 
ve daha fazlasının ve aslında her şeyin seninle bir ilgisi olduğunu duyumsamak ve öyle uyanmak. 04.11.2010 18:45

2 yorum: